yaşamak
yaşlanmak demek sevgili
demek
işte böyle yaşaya yaşaya yaşlanacağız
böyle yaşamak
demeye demeye dilinin ucuna gelenleri
sadece dileye dileye
umutsuzca harcamak demek
şimdiden geçmişe karışan bugünleri
kimsenin kulağına değil de
herkesin gözünün içine bağırmak istemek
yaşamak isteği
bunu yapamadığını gördükçe hırslanmak
yapamayacağını anlayınca ölümü kıskanmak
hırs
dünyaya iyice bir belletmek istemek
onu neye çevirmek istediğini
dünyanın kayıtsızlığını sezdikçe bilenmek
seziler yerleşince yalnızlık dilenmek
yalnızlığı
yavaş yavaş zerk etmek gerek
güneşin yüzüne ağustosu
ayın yüzüne sudan yoksunluğunu vurmak gerek
biraz
kan kusarken şerbet içtim demek
biraz
kızılcık ağaçlarıyla kavga etmek
yaşamanın da, yaşlanmanın da nevrini döndürüp,
çekip en iyi bilenmiş silahını
tabiatı vurmak gerek
yaşamak
acıyla atbaşı yürümek demek sevgili
yine de
umutla
acıların gözüne sokmak istemek haktır
sayılı acısız günlerini
haksızlıklardan bezince kızmak
kızıştıkça umutlarından kısmak
ve ölümüne susmak
yaşamak yaşlanmak demek sevgili
demek ki
böyle yaşaya yaşaya yaşlanacağız
26 Eylül 2010 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder